Başkan Gök; Kıymetli hemşerimize destekleri için çok teşekkür ediyor
Kulak çınlaması sağırlığa yol açmaz
Tıptaki adı “Tinnitus” olan kulak çınlaması, süreklilik halini aldığında kişilerin yaşam kalitesini ciddi şekilde etkiliyor. Medicana Sağlık Grubu Kulak Burun Boğaz Bölümü’nden Op. Dr. Emel Peru Yücel, “Her 10 kişiden biri hayatının bir döneminde kulak çınlamasıyla karşılaşabiliyor. Kulak çınlamasının birçok farklı sebebi olabilir ve hepsi için farklı tedaviler gerekebilir. Kulaklarınız çınlıyorsa; genel olarak stres, sinir ve gerginlikten uzak durmaya çalışmalısınız” dedi.
Medicana Sivas Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Emel Peru Yücel, kulak çınlamasıyla ilgili şu bilgileri verdi: “Kulak çınlamasında cızırtı, uğultu, su gürültüsüne benzer sesler duyma şeklinde tarif edilir. Herhangi bir yerde, herhangi bir zamanda olabilir; telefonda konuşurken, iş yerinde sunum yaparken, hatta sadece sessizce otururken. Başka kimsenin duyamadığı ve görünürde bir kaynağı olmayan bir ses duyarsınız. Başka kişiler tıpatıp aynı sesi duyamasa da, yalnız değilsiniz. Neredeyse kişilerin yüzde 10’u hayatlarının bir döneminde kulak çınlama sorunu ile karşılaşabilmektedir. Kulak çınlaması zaman zaman ya da sürekli olabilmektedir. Sesin tınısı kalın veya çok ince olabilir, tek kulağı ya da her ikisini birden etkileyebilir. Çınlama sürekli olduğunda kişiyi çok rahatsız edebilir. Hatta bu rahatsızlık kişilerin normal hayatlarını etkileyecek boyuta kadar çıkabilir.”
Yüksek sesli müzik dinlemek riski artırıyor
Kulak çınlamasının birçok olası nedeni olduğunu ifade eden Op. Dr. Yücel, şunları söyledi: “Çoğunlukla basit ve iyi huylu nedenler olabildiği gibi, daha ciddi sorunlar da olabilir. Sık karşılaşılan nedenler; iç kulakta yer alan işitme sinir uçlarındaki hasar, kulak kiri, kulak zarındaki sorunlar, kulak enfeksiyonları, alerjik rinit, sinüzit, kulak bölgesinde travma, orta kulakta sıvı birikmesi, orta kulaktaki kemiklerin eklem yerlerimin sertleşmesi, orta kulakta yer alan kasların kasılması, östaki tüpünün genişlemesi (hamilelik ya da kilo vermeye bağlı olabilmektedir), orta kulaktaki atardamar anomalileri, baş ve boyun bölgesindeki damar genişlemeleri, denge ve işitmeyi sağlayan sinirlerdeki tümör (akustik nörinom), alerji, düşük ya da yüksek tansiyon, baş ve boyun bölgesine gelen darbeler, boyun kireçlenmesi, bazı ilaçlar (romatizma ilaçları, antibiyotikler, aspirin vb), diyabet, tiroid hastalıklarıdır. İç kulakta yer alan işitme sinirlerinde meydana gelen hasar; özellikle ilerlemiş yaşta ortaya çıkar. Günümüzde kulak çınlamasının en sık karşılaşılan bir diğer nedeni de yüksek sestir. Ne yazık ki birçok insan endüstriyel gürültünün, yangın alarmlarının, yüksek sesle müzik dinlemenin ve diğer gürültülerin ne kadar zararlı olduğundan ya habersizdir ya da bu durumu umursamamaktadır. Stereo kulaklıklarla yüksek sesli müzik dinlemek riski daha da arttırmaktadır. Bunların dışında kulak çınlaması beyin tümörü gibi ciddi hastalıkların belirtisi de olabilmektedir. Bu nedenle kulak çınlaması sorunu yaşıyorsanız doktora başvurmanız önemlidir. Ayrıca her durum için tedavi çok farklıdır. Bu nedenle konusunda uzmanlaşmış bir doktora kontrol olmak ve kulak çınlamasının gerçek nedenini bulmak çok önemlidir.”
Çok yorulmamaya çalışın, kan dolaşımınızı dengede tutun
Op. Dr. Emel Peru Yücel, alınabilecek tedbirleri ise şöyle sıraladı: “Yüksek sesli müziğe maruz kalmamaya dikkat edin. Tansiyonunuzu kontrol altında tutun, tuz alımını kısıtlayın. Sinir sistemine uyarıcı etkisi olan kahve, kola ve sigaradan uzak durmaya özen gösterin. Günlük düzenli egzersizler ile kan dolaşımınızı dengede tutun. Yeterince dinlenin ve çok yorulmaktan sakının. Kulak çınlaması sağır olmanıza ve aklınızı kaybetmenize neden olmaz. Bu sesleri rahatsız edici ama önemsiz bir gerçek olarak kabul edin ve olabildiğince yok saymayı öğrenin. Bu çeşit kontrol ya kişinin kendini tembihlemesiyle ya da maskeleme yöntemiyle başarılabilmektedir. Stres, asabiyet ve gerginlikten uzak durmaya çalışın.”